17 Haziran 2017 Cumartesi

güven, kurtul!

IMG_0851

Sabah yine 6'ya geliyordu gözlerimi açtığımda. Perde dün geceden örtük. Oda karanlık. Bir tuhaflık var halimde. Az hareket etmemle başımda bir ağrı kendini belli ediyor. Bir de hafiften midem mi bulanıyor ne? Yüzüm asılıyor hemen. Dün gece yemekten sonra bir buçuk bardak şarap içtim.  Ondan mı yani şimdi bu baş ağrısı? Geçen de bir bardak birayla akşamdan kalma olmuştuHalime gülüyorum, gülerken başım daha da çok ağrıyor.

Bir süredir vazgeçtiğim dil temizliğine buradayken yeniden başladım. Banyoda dilimi temizlerken safranın, sümüğün fazlası çıkıyor. Hem burnum açılıyor hem de mide bulantım biraz yatışıyor. Yoga yapmayı aklımdan bile geçirmiyorum önce. Bir gathilik (24 dakika)meditasyon için oturuyorum. Bitince hadi yapabildiğim kadar deyip başlıyorum. Daha ayakbileklerimi çevirmemden bedenimde bir dengesizlik kendini belli ediyor ama durmuyorum. Yavaş yavaş başka bir yanım ortaya çıkıp alkolden müzdarip tarafıma bana yaslan diyor. Ona güveniyorum. Tamam. Bu sabah udiyanalar şaşırtıcı bir şekilde derin ve uzun, kurmastana bile daha dayanılır. İkinci prelüde kırıyor dümenimizi  artık kimse bu dümenci,  bana da nefesimle yogamın yelkenlerini doldurmak kalıyor.

Yoga bittiğinde başım hala ağrıyor. Çok şikayet etmeyeyim diye size yazmamaya çalışıyorum ama benim bu omzum hala fena. Hatta bir ay evvel ilk başladığında ne kadar fena idiyse öyle fena. Bir gün sağ, bir gün sol bilek ve dirseklerimde gezeduran ağrı ve hassasiyet de canımı sıkıyor ama asıl derdim; bu sol omuz daha ne kadar sürecek böyle? Kollarım iyice zayıfladılar. Çaturanga, adho ve urdva mukha svansana, mayura, atikranti...ne zaman kavuşacağız? Aklımdan ya hiç iyileşmezse gibi korkunç senaryolar  geçiyor. Ya ara vermek zoruna kalır da sınıfımdan geri kalırsam (derde bak),  ya hiç yoga yapamazsam, ya yogadan mahrum kalırsam.  Kendimi bunu düşünürken yakaladığımda yogadan  beklentilerimi de ifşa etmiş olmaktan utanıyorum. Sonra da " güven" diyorum kendime, elbette iyileşeceksin. Mahrum kalacağını düşündüğün şeyler yoganın hediyesiyse de yoga yapmaktaki amacının onlara erişmek olmadığına güven. Niyetinin saflığını hatırla ve ona güven.

Barbaros Bulvarı üzerinde, Beşiktaş istikametinden gelirken Gayrettepe'ye gelmeden sağ kolda bir avukatın bürosu var, adı GÜVEN KURTUL. Atölye Yeşil'e gelişlerde önünden geçiyorum. Çok gülüyorum,  güven kurtul, bir avukat için biçilmiş kaftan olmasının yanında bir meslekten bağımsız olarak da harika bir önerme değil mi? Güven, kurtul! Oh! Başka neye güveneceğim peki?

Benim için güvenmek kolay değil. Bu kadar güvensiz bir insan olarak hocama bu kadar güveniyor oluşum küçük çaplı bir kişisel mucize aslında. Shadow yoga sisteminde de güveniyorum. Başka bir yol, başka bir hoca aramıyorum. Güvendim, kurtuldum. Kendime güvenmek konusunda da yol katettim. Güven duygusu artık sadece bir şeyi başarabilecekliğime inanmak demek değil benim için. Kendime güvenmek hissi genişliyor ve iç sesime güvenmeyi, kendime iyi bakmaya güvenmeyi, fiziksel ve ruhsal olarak kendime zarar vermeyecek tercihi yapacağıma güvenmeyi içine alıyor.  Kendi kendimin güvenilir ana-babası olmak gibi bir nevi. Geçen gün de yaşamın büyülü ağına  güvenmekten bahsediyordum.

Sanırım sıra kendi kendilerine idare edemeyeceklerini düşünüp de yüklendiğim insanlara geldi. Onlara güvenmek var sırada. Ya onlara ya hayata güvenebilmeyi ve omzumdaki yükleri indirmeyi denemeliyim. Belki ağrı kesiciden daha iyi gelir.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder